Akıllıca önlemler07.12.2008 22:48:36

Doğuya veya batıya doğru uzun bir yolculuk yapan herkes, seyahatinin başlangıcının jet lag etkisiyle bozulacağından endişe eder. Jet lag, doğuya veya batıya doğru pek çok saat dilimi geçilmesi sonucu ortaya çıkar.

JET LAG

Doğuya veya batıya doğru uzun bir yolculuk yapan herkes, seyahatinin başlangıcının jet lag etkisiyle bozulacağından endişe eder. Jet lag, doğuya veya batıya doğru pek çok saat dilimi geçilmesi sonucu ortaya çıkar. Doğuya doğru mu yoksa batıya doğru mu yapılan yolculuğun daha olumsuz etki yaptığı konusunda farklı görüşler vardır. Herkes olmasa da çoğu insan batıya doğru seyahat etmeyi tercih eder. Bunun nedeni olarak da insanın vücut ritminin aydınlık ve karanlıktan etkilenmediği sürece uzun bir güne daha kolay uyum sağladığı gösterilir. Afrika boyunca güney doğru giderseniz saatlerce yolculuk yaptığınız için yorulabilir ama doğu-batı doğrultusunda yapılan bir yolculuk sırasında saat farklarından dolayı görülen zorlukları yaşamazsınız. Uçakla saat dilimlerini geçecek şekilde bir yolculuk yaparsanız kendinizi ülkenizdeki saatin ilerisinde veya gerisinde bulursunuz. Yol yorgunluğunun üstüne uykusuzluk ve vücudun ritminin bozulması eklenir. Kimse sabahın üçünde kalkıp sofraya oturmak istemez çünkü bu uyku saatidir. Siz kısa sürede kendinizi iyi hissetmeye başlayabilirsiniz ama bazen bu ritmin oturması altı gün ya da daha fazla sürebilir.

Zaman zaman yola çıkmadan uyku ve beslenme düzeninde yapılacak köklü değişikliklerden aroma-terapiye her şeyi içeren yeni "jet lag diyetleri" veya yeni "tedavi yöntemleri" çıkar.

İşin doğrusu bunların hiçbiri tam olarak işe yaramaz. Yalnızca sorunun temel nedenlerini anlayarak çektiğiniz sıkıntıyı azaltabilirsiniz. Yola çıkmadan önce uyku ve yemek saatlerinizi değiştirmeniz yararlı olabilir. Uzun bir yolculuk yapacaksanız akşamın erken saatlerinde varan bir uçakta yer ayırtarak otelinize gidip bacaklarınızı uzatacak veya yatmadan önce rahatlatıcı bir şeyler içecek zamanı bulabilirsiniz. Ancak çoğumuz biletlerimizi tam varış saatine bakarak değil tarihe veya fiyatına göre alırız. Bu yüzden bu yöntem pek uygulanabilir değildir. Aslında, tatilinizi geçireceğiniz yere yorgun bir şekilde varmanız pek önemli değildir ve önemli de olmamalıdır ama aynı şeyi bir iş gezisi için söyleyemeyiz. İlk birkaç gün kendinizi zorlamamaya çalışın ve biraz dinlenmeye ihtiyaç duyarsanız da dert etmeyin - ne de olsa tatildesiniz!

Eğer mümkün olduğunca çabuk adapte olmak istiyorsanız, yola çıkmadan önce yemek (ve hatta uyku) saatlerinizi gideceğiniz yerin zamanına göre değiştirin. Ancak böyle yaparak yalnızca yaşayacağınız zorluğun bir kısmını eve taşımış olursunuz.

Uykusuzluğun getirdiği olumsuz etkileri mümkün olduğunca azaltmanız gerekir. Uzun bir yolculuk sırasında elinizden geldiğince uyumalı veya dinlenmelisiniz. Çoğu yolcu, uçakta alkolün "doğal" rahatlatıcı veya uyku getirici etkisini tercih eder. Ancak uzun uçuşlar sizi susuz bırakır ve alkol ya da koyu kahve de bu etkiyi artırır. Çok miktarda su içmek sizi rahatlatır özellikle de alkol almışsanız. Artık belli bir pozisyonda uyumanıza yol açacak herhangi bir ilaç almak (küçük bir) damar tıkanıklığı riski taşıdığı gerekçesiyle tavsiye edilmemektedir. Bu nedenden dolayı dinlenmekle, kabin içinde dolaşmayı dengelemelisiniz.

Yeni bir "derman" kabul edilen Melatonin yurt dışında satışa sürülmüştür. Bu normalde akşam saatlerinde salgılanan bir beyin epifizi hormonudur. Aydınlık, bu hormonun salgılanmasını engeller.

Yurt dışında uykuya ihtiyaç duyulduğu zaman melatonin alan kimselerde, bunun olumlu sonuç verdiği görülmüştür. Ancak melatoninin tıbbi olarak önerilmesi için uzun vadeli etkilerinin saptandığı yeni araştırmaların yapılması gereklidir.

Işık, melatonin salgılanmasını engellediği için gün ışığına veya yapay aydınlatmaya çıkmanın uyarı halinin devam etmesini sağladığı görülmüştür. Yine, ne zaman ne kadar ışık gerektiği konusunda daha fazla çalışma yapılmalıdır.

Kahvaltıda ve öğle yemeğinde protein bakımından zengin yiyecekler (Tirosin isimli bir kimyasalda bol miktarda bulunur.) yiyerek hareketli bir güne başlayabilirsiniz. Akşamları karbonhidrat ağırlıklı bir yemek yiyerek uyku için gereken hormonların doğal olarak üretilmesini sağlayan triptopan isimli maddeyi alabilirsiniz. Bu gibi önlemler tatil planlarına da kolaylıkla uyar ve adapte olmayı çabuklaştırır. En önemli nokta, tatile çıkacakken jet lag olma korkusuna fazla yer vermemektir. Vardığınız vakit otelin sunduğu aromaterapi veya başka gevşeten terapilerle rahatlayabilir ve vücudunuzun zamanla alışmasına olanak sağlayabilirsiniz. İnsanların uyum sağlama hızları çok farklıdır. Jet lag sorunundan çok rahatsız olanlar doğuya veya batıya doğru gideceklerse kısa mesafe uçuşları seçmelidirler ama güneye doğru yapılan uzun uçuşlarda rahatsızlık duymayabilirler. Eğer uzak doğuya veya batıya gitmeyi kafanıza koymuşsanız deniz veya kara yoluyla gitmeyi de düşünmeli veya uçakla giderseniz uyum sağlamak için çok zamana ihtiyaç duyacağınızı da hesaba katmalısınız.

DAMAR TIKANIKLIĞI

Uzun saatler boyunca sabit bir şekilde oturmanın hastane yatağında hareketsiz yatmak gibi damar tıkanıklığına yol açtığı tespit edilmiştir. Karayoluyla yapılan uzun yolculuklar ve uzun uçuşlar da benzer etkiyi yapmaktadır. Bacakta kan pıhtılaştığında pıhtı parçaları akciğerlere ulaşırsa tehlikeli olabilir. Seyrek de olsa bu durum bazı ölümlere neden olmuştur.

Yolcular arasında damar tıkanıklığı seyrek görülse de bazı özel sağlık durumları olan kişiler için tehlikeli olabilir. Bu kişiler arasında hamileler, östrojen içeren doğum kontrol ilaçları kullananlar, şişmanlar, kalp damarlarında tıkanıklık olanlar, ileri yaşlardaki insanlar, pıhtılaşma riski taşıyan kan hastalıkları olanlar, daha önce damar tıkanıklığı yaşamış olanlar ve yakın zamanda özellikle karın ve bacaklarından ameliyat geçirmiş kimseler vardır.

Yolcular bu tehlikeyi azaltmak için kabin içinde dolaşabilir veya oturdukları yerde bacak kaslarını hareket ettirerek kanın dolaşmasını sağlayabilir ve kanın toplanmasını engelleyebilirler. Seyahat çorapları da aynı görevi görür. Yol sırasında çok miktarda alkolsüz içecek içerek de riski azaltırsınız, ayrıca bu şekilde kendinizi daha iyi hissedersiniz. Kanamalı bir rahatsızlığınız yoksa, ülser değilseniz veya aspirine karşı vücudunuz bir reaksiyon göstermiyorsa, uzun bir uçak yolculuğuna çıkarken bir tane aspirin alabilirsiniz. Ancak aspirin damarlardan çok arterlerdeki pıhtılaşmalara karşı etkilidir. Bazı insanların damar tıkanıklığıyla karşılaşma riski daha yüksektir ve yola çıkmadan önce bir doktora görünmelidir. Bazı yolcular da pıhtılaşma önleyici ilaçlardan oluşan bir terapi yaptırabilir.

GÜVENLE GÜNEŞLENİN

Güneş ışığına aşırı maruz kalmanın tehlikeleri konusunda pek çok yazı yazılmıştır. Son yıllarda cilt kanserine yakalanan kişilerin sayısı yılda, yüzde sekiz artmıştır ve bunun nedenlerinden biri olarak güneşte uzun zaman kalmak gösterilmektedir. Güneş elbette Akdeniz'de ve Tropik Bölgelerde daha güçlüdür. Hiç kimse güneşlenmeyi yarıda kesmek istemez ama yine de güneşlenirken dikkatli olmanız gerekir (bazı dermatologlar bütün güneş yanıklarını sorunlu cildin belirtisi olarak görse de).

  • Güneş altında geçirdiğiniz zamanı kısaltın, özellikle de sabah ve öğle saatlerinde.
  • Uzun kollu bir giysi giyin ve herkese geniş kenarlı bir şapka taktırın. Bu özellikle cildi kolayca yanan tipte olan insanlar ve bebekler ve çocuklar için önemlidir. 15 yaşın altındaki insanlarda oluşan güneş yanığının sonraki yıllarda cilt kanserine yol açabileceği görülmüştür. Güneşten kaynaklanan cilt kanseri riski kahverengi ve siyah derili insanlarda en düşük seviyededir.

Hem UVA hem de UVB ışınlarını geçirmeyen bir güneş kremi kullanın. Paketin üstündeki güneş koruma faktörü sayısı güneşte yanmadan ne kadar zaman geçirebileceğinizi gösterir. Eğer kızarmadan güneşte 20 dakika kalabiliyorsanız, 6 koruma faktörlü bir krem, güneşte 6 X 20 dakika yani yaklaşık iki saat kalmanızı sağlar. Ancak bunun için kremi denize veya havuza her girişinizden sonra ve güneşlenirken de iki saatte bir yeniden sürmeniz gereklidir. Son zamanlarda paketlerin üstüne birden dörde kadar yıldızlar konarak kremin cildi yaşlandıran ve bazen alerjik kaşıntıya neden olan UVA ışınlarına karşı ne kadar etkili olduğu gösterilmeye başlanmıştır.

Güneş kremini vücudunuza eşit olarak sürün ama burun, omuzlar, güneş ışığını normalde almayan alanlar ve saçın döküldüğü bölgelere özen gösterin.
Tatilinizin başında güneş yanığı olursanız tatilinizin geri kalanı zehir olur. Bu yüzden güneşte kaldığınız zamanı azar azar artırın ve cildinizin normalde giysilerin altında kalıp mayo giydiğiniz zaman ortaya çıkan kesimlerine dikkat edin.

SICAK

Sıcak havalarda güneş veya sıcak çarpması ölümcül sonuçlara yol açabilir. Bu durum, vücudun serinleme mekanizmaları aşırı ısınmayla başa çıkamadığı ve bilincin yitirildiği zaman ortaya çıkar. Bu seviyeye gelmemeye dikkat etmelisiniz.

Vücut sıcak havalara uyum sağlar ancak bu zaman alır ve insanların hangi hızla sıcağa uyum sağladığı kişiden kişiye değişir. Yine de herkes sıcağın yol açtığı gerginlikten sakınmalıdır.

Sıcakta yavaş, doğrudan güneş ışığından sakınarak hareket etmeye özen göstermelisiniz. Güneş altında, kafanız ve boynunuzun arkası kapalı olmalıdır ve bol, pamuklu giysiler giyilmelidir. Terlemeyle kaybedilen suyu telafi etmek için bol miktarda alkolsüz içecek içilmelidir (alkol, demli çay ve kahve susuzluğu artırır). Terlemeyle vücudun ihtiyaç duyduğu tuz artar ama normal beslenmeyle bu ihtiyacı karşılayabildiğiniz için tuz tabletleri almanız tavsiye edilmez. Güneş altında hareket ederseniz tuz ihtiyacınız artar. Bunu karşılamak için sofrada kullandığınız tuzu artırabilirsiniz ama bu durumda idrarın donuk rengini korumak için yeterli miktarda su içmelisiniz. İdrarın renginin koyu olması susuzluk işaretidir, bu durum karşısında hafif içecekler içmelisiniz. Sıcak bir iklime uyum sağlamaya çalışan vücut, bir miktar tuzu korur ve terlemeyle atılmasını önler ama yeterli miktarda sıvı almaya yine de özen göstermelisiniz.

Sıcak havanın getirdiği stresten muzdarip olan insanlar bayılabilir, baş ağrısı çekebilir ve ciltleri de nemli ve soğuk olabilir. Daha sonra, terleme mekanizması çalışmamaya başlayın ca cilt sıcak ve kuru hâle gelir. Sıcak havadan rahatsız olan bir kişi gölgede veya daha iyisi klimalı bir ortamda dinlenmeli ve susuzluk hissetmese bile çok miktarda alkolsüz içki içmelidir. Ağızdan alınan susuzluğu gideren tabletler de kullanılabilir.

 

SICAKLARDA ALINACAK ÖNLEMLER
  • Mümkünse güneşe çıkmayın.
  • Bol, pamuklu giysiler giyin ve güneşten korunmak için şapka takın.
  • Bol miktarda sıvı tüketin (Susuzluğu artırdığı için alkolden, demli çaydan ve kahveden kaçının.).
  • Tuz tabletleri almayın. Gerekirse, yemeklere konan tuzu artırabilirsiniz ama içtiğiniz su miktarına özen göstermelisiniz.
  • Çok sıcak ve nemli havalarda egzersiz yapmaktan kaçınmalısınız.


Sıcak Çarpması
Sıcak çarpması acil tıbbi müdahale gerektiren bir durumdur. Hastayı derhal serinletmek ve doktora götürmek gerekir.

SOĞUK HAVALARDA YOLA ÇIKMANIN TEHLİKELERİ

Havası soğuk bir yere (dağlık alanlar ve çöller dahil) gidecekseniz yola çıkmadan önce çok iyi hazırlanmalısınız. Vücut ısınızı korumak için kat kat giyinmelisiniz. Rüzgar ve yağmur altında kalırsa vücut daha hızlı ısı kaybetmeye başlar. Bu yüzden iyi bir yağmurluk ve rüzgarlık taşımalısınız. Yanınıza sizi sıcak tutacak bir eşarp, şapka, eldiven ve gözlük almayı da unutmayın.

İşi ciddiye alıyorsanız spor mağazalarında hafif materyallerden yapılmış sizi sıcak tutacak giyecekler bulabilirsiniz.

Yaşlı insanların hipotermiaya (vücut ısısının düşmesi sonucu vücudun normal işlevini yerine getirememesi) karşı hassas olduğu bilinmektedir ama bazı hastalıklar da insanı ısı değişikliklerinden kolay etkilenir hâle getirir. Eğer şüpheniz varsa yola çıkmadan önce doktorunuza danışmalısınız.

Uzun yolculuklara çıkmadan önce planlarınızı ayrıntılı bir şekilde yapmalısınız. Nereye gittiğinizi, hangi güzergahı kullanarak gittiğinizi ve ne zaman dönmeyi düşündüğünüzü geride kalan bir kişiye mutlaka söyleyin. Riski azaltmak için gideceğiniz yerdeki hava koşullarını, acil servislere nasıl ulaşabileceğinizi önceden öğrenmeli ve planlarınızı buna göre yapmalısınız.

Havanın kötüleşme ihtimaline karşı yeterince giyecek ve malzeme almalı ve sağlam botlar giymelisiniz. Yolda molalar verip sıcak şeyler yiyip içmeli, yanınıza da kalorili atıştırmalıklar almalısınız. Ancak, alkollü içecekler içmemelisiniz çünkü alkol ısı kaybını hızlandırır ve kaza yapma ihtimalini artırır.

Yorgunluk ve hareketsizlik de hipotermia riskini artırdığı için gezi planları yaparken gerçekçi davranmalısınız. Yol arkadaşlarınızdan birinde yorgunluk, yürürken tökezleme, konuşma bozukluğu ve hatta mia işaretleri görüyorsanız dikkatli olmalısınız.

Kişinin vücut ısısının daha fazla düşmesini önlemek için derhal harekete geçilirse iyileşme şansı yükselir. Vücudunu kuru örtülerle sarın (Baş ve yüz bölgesini açıkta bırakın) ve hastayı korunaklı bir yere götürerek mümkün olan en kısa sürede tıbbi yardım almasını sağlayın. Tıbbi yardım yoksa bir kişinin hastayı kendi vücut ısısıyla ısıtması (giysilerini çıkarıp uyku tulumunun içinde yanına yatarak) hayatını kurtarabilir.

Ancak diğer kişinin hayatı da tehlikeye düşecekse bu yöntem uygulanmamalıdır. Hasta kişiyi ateşin yakınına yatırarak ısıtmaya çalışmayın. Eğer kişinin bilinci yerindeyse ılık (sıcak değil) yiyecek ve içecekler verilmelidir.

Soğuk Isırığı
Bazen yalnızca eller, ayaklar, burun veya kulaklar donma noktasının altındaki sıcaklıktan etkilenir ve bu durum da soğuk ısırığı olarak bilinir. Soğuk ısırığında cilt beyazlar ve uyuşur. Bu durumda soğuktan etkilenmiş bölgeleri vücudun sıcak yerlerine değirerek ısıtmanız tavsiye edilir (ör. donmuş eli diğer koltuk altına sokmak). Soğuktan etkilenmiş yeri ısıtmak için ovalamaya çalışmayın. Bu erken uyarı işaretlerini görmezden gelmek akıllıca değildir.

Soğuk ısırığı etkilenmiş bölgenin ve hatta hayatın kaybedilmesi gibi ciddi sonuçlara yol açabilir. Kangren ve başka sorunların ortaya çıkmasını önlemek için derhal tıbbi yardım alınmalıdır.

YİYECEK VE İÇECEKLERİN TEMİZLİĞİ

Hafif mide ağrılarından hepatit A, kolera ve tifoya gıda zehirlenmesine neden olan etmenlerin çoğu aynı şekilde bulaşır. Bir kişinin vücudundan (genelde dışkı yoluyla) çıkan mikroplar bir şekilde başka birisi tarafından yenilir. Kişisel temizliğin ve yediklerinizin temizliğinin önemi bu noktada anlaşılır.

En önemli önlem tuvaletten çıktıktan sonra ve yiyeceklere dokunmadan önce ellerinizi yıkamaktır.

Sokak satıcılarında ve büfelerde satılan yiyeceklerden ve bazı tropik balıklardan sakınmalısınız çünkü ne kadar iyi pişirilirse pişirilsin zehirlenmeye yol açabilir. Kabuklu deniz hayvanları iyice pişirilmeden yenmemelidir.

Temiz İçme Suyu
Temiz olduğundan tamamen emin olmadan musluk suyu içmemelisiniz. Suyun pis olduğundan şüpheleniyorsanız içkilerinize buz da atmamalısınız. Tatil mekanlarının çoğunda tanınmış markaların kutuda veya şişede satılan sularını bulabilirsiniz. Şişe suyu alırken kapağının açılmamış olduğuna dikkat etmelisiniz çünkü bazı vicdansız tüccarların boş şişelere musluk suyu doldurarak sattığı bilinmektedir. Aslında bu nedenden pek çok şişenin üzerinde suyun bitince şişenin atılması yönünde bir ibare vardır. Şişe tazyikliyse sonradan doldurulmuş olma ihtimali düşüktür.

Uzaktaki bölgelere uzun sürecek yolculuklara çıkan kişilerin şişe suyu taşıması pek mümkün olmayabilir. Yola çıkmadan önce seyahatiniz sırasında suyunuzu nasıl arıtacağınızı düşünmelisiniz. Su arıtmanın bir iki yöntemi vardır ve bazıları diğerlerinden daha pratiktir.

Hangi yöntemi seçerseniz seçin bulabileceğiniz en temiz suyu kullanmalısınız. Suyunuzu kaynatabilme imkanınız varsa kaynatmalısınız çünkü arıtmanın en etkin yolu budur. Suyun ne kadar kaynatılması gerektiği konusunda farklı görüşler vardır. Çoğu kaynak, suyun temiz olduğundan emin olunması için (yüksek yerlerde bile) bir ila beş dakika süreyle kaynatılması gerektiğini söyler. Ancak çoğu uzmana göre kaynama noktasına gelmiş su, ishale yol açan mikroplardan arınmıştır. O yüzden çay ve kahvenin güvenilir olduğu düşünülür.

Suyu kaynatamıyorsanız iyot veya klor gibi kimyasal maddeler kullanarak arıtabilirsiniz. Yola çıkmadan önce tentürdiyot (yüzde 2-2.5), iyot tabletleri veya klor tabletleri gibi hazır ilaçlardan satın alabilirsiniz. Yolcu ishalinin en önemli nedenlerinden biri olan bakteri, klor ve iyotla yapılan tedaviye karşı dirençsizdir. Diğer patojenler, örneğin virüsler ya da amibik kistler bu kadar kolay yok edilemez ve bunlar için iyotla yapılan tedavinin klorla yapılan tedaviden daha etkili olduğu görülmüştür.

Musluk suyunun bir defa arındırılması yeterli olur ama içinde parçacıklar olan suyun (örneğin nehir suyu) parçacıklardan arındırılması için önce filtreden geçirilmelidir.

Piyasada pek çok farklı su filtresi bulunmaktadır. Bunlardan bazıları su arındırma sürecini hızlandırmak için fitre ve mikroplardan arındırma özelliklerini beraberce içerir. Bazı üreticilerin ürünlerinin özellikleri hakkında ortaya attığı iddialar bağımsız organlarca desteklenmediği için her ürünü ayrıntılı bir şekilde incelemeniz gereklidir. Filtrenin ağırlığı ve büyüklüğü gibi konuları da ayrıca düşünmelisiniz. Bazı filtreler çok pahalıdır.

SU VE GIDA TEMİZLİĞİ
Gıdaların temizliğinden şüphe ettiğiniz yerlerde:
  • Mümkünse yeni pişmiş, dumanı üstünde yemek ve iyi pişmiş et yemelisiniz.
  • Arıtılmamış musluk suyu ve bu sudan yapılmış buz kullanmaktan kaçınmalısınız.
  • Salata yemeyin.
  • Kabuklu meyve yemeyin.
  • İyi pişmemişse deniz ürünleri yemeyin.
  • Yiyeceklere sinek konmasını engelleyin.
  • Pastörize edilmemiş sütten yapılan yiyecekleri yemeyin.
  • Tanınmış bir markanın ürünü değilse dondurma da yemeyin.


Temiz suyun yeniden kirlenmesini önlemek için saklama koşullarına özen göstermelisiniz. Su kaynatılmışsa, kaynatıldığı kabın içinde soğumaya bırakmanız uygun olur. Kabın ağzının kapalı olmasını, kullanılan şişelerin içinin ve ağzının temiz olmasını ve böylece suyun şişeden doğrudan içilebilmesini sağlamalısınız. Gıdadan ve sudan bulaşan hastalıklardan korunmak için önlemler almaya dikkat etmelisiniz ama hiçbir önlemin tam koruma sağlamadığını da unutmamalısınız. Eğer ishale yakalanırsanız nasıl tedavi olacağınızı da öğrenmelisiniz.

ÖNEMLİ NOKTALAR
  • Tatilde yakalanılan hastalıkların en büyük nedeni mide yoluyla alınan mikroplardır. Basit önlemlerle riski azaltabilirsiniz.
  • Önlem almanıza rağmen ishal olmuşsanız nasıl tedavi edeceğinizi öğrenmelisiniz.
  • Özellikle çocuklarda güneşe aşırı maruz kalmanın ne gibi tehlikelere yol açtığının bilincinde olmalısınız.
  • İleriki yaşlardaki insanlar aşırı sıcağa ve soğuğa karşı daha dayanıksızdır.


www.saglikpark.com
sitesinden 20.04.2024 00:55:58 tarihinde yazdırılmıştır.