Daha önce de bahsettiğimiz gibi, güneşteki UV ışınlarının en yoğun halde bulunduğu zamanlarda daha özenli davranmalıyız. En mantıklı yaklaşım, Akdenizlilerin veya Meksikalıların yaptığı gibi gün ortasında evde kalmak, dışarı çıkmanız gerekiyorsa gölgelerden gitmek, uygun giysiler giymek ve yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi kullanmaktır. Diğer zamanlarda ise güneşin tadını istediğiniz gibi çıkarabilirsiniz.
Güneşten yararlanmanıza engel olduğu için bu gibi önlemler almaya isteksiz davranıyorsanız, gerekli önlemleri almadığınız takdirde cildinizin mutlaka yaşlanacağını yani kuruyacağını, kaşınacağını, lekeleneceğini, sertleşeceğini ve kırışacağını düşünmelisiniz. Ayrıca, kendinizi sizi ölüme kadar götürebilecek kadar ciddi bir cilt kanseri tehlikesine atacağınızı ve açık tenliyseniz hem kanserin hem de cilt yaşlanmasının çok büyük ihtimaller olduğunu hesaba katmalısınız. Bütün beyaz ciltler, aslında siyah veya daha az yaygın da olsa kahverengi olmadığı sürece, hiçbir cilt UV ışınlarıyla baş edecek donanıma sahip değildir. Dışarıda olmak için seçilecek en akıllıca zaman, güneşin gökyüzünde alçaldığı zamanlardır. Açık ve sıcak havalarda UVA ışınları mevcut olmakla beraber bu zamanlarda UVB ışınlarının yoğunluğu azalır ve bu da daha az zarar verir.
Yazın hava bulutlu ve serin bile olsa günün ortasında ya kapalı mekanlarda kalmalı ya da uygun şekilde giyinerek ve güneş kremi sürerek dışarı çıkmalısınız ama günün geri kalanında önlemleri daha gevşek tutabilirsiniz.
Ayrıca, Türkiye'de kapalı yerlerde çalışanlar yıl boyunca aldıkları bütün güneşi, iki haftalık tatilleri sırasında alırlar. Bu yüzden tatillerde daha fazla özen göstermelisiniz. Ancak bu tatilinizin tadını eskisi gibi çıkaramayacağınız anlamına gelmez, yalnızca bir iki önlem almalısınız!
GİYSİLER, MODA VE GÜNEŞTEN KORUNMA
1950'lere kadar şapka takmak oldukça yaygındı ve sahilde güneşlenenlere hemen hiç rastlanmazdı. Ancak son on, yirmi yılda modada ve davranışlarımızdaki değişmeler bizi, yazın güneşe daha fazla çıkar ve böylece risklere daha açık hâle getirdi.
Eğer yazın öğlende dışarı çıkmanız gerekiyorsa ve saç dökülmesi sorunu yaşıyorsanız şapka takmalısınız. fiapkanız tercihen geniş kenarlı olmalı ve hem kafa derinizi hem de yüzünüzü güneşin zararlı etkilerinden korumalıdır. Yine omuzlarınızı, sırtınızı ve kollarınızı korumak için yakası kapalı, bol, pamuklu giysiler ve bacaklarınızı korumak için de benzeri bir pantolon giymelisiniz. Yüzecekseniz, rüzgar sörfü yapacaksanız veya denize açılacaksanız en azından bir tişört giymelisiniz ama tişört ıslakken sizi koruyamaz. Bu gibi durumlarda yapılması daha uygun olan şey, yüksek koruma sağlayan özel tasarlanmış bir giysi giymektir. Hangi koruma faktörü taşıdıkları, giysilerin üzerinde yazar. Islak veya kuru aynı korumayı sağlayan bu giysileri, gençler ve çocuklar için spor malzemesi satan pek çok mağazada bulabilirsiniz.
GÜNEŞ KREMLERİ VE GÜNEŞTEN KORUNMA
Güneş kremleri, güneş yanığı riskini azaltmak için cilde sürülen losyonlar veya sıkılan spreyler halinde bulunur. Eğer doğru kullanılırsa cildin yaşlanmasını ve cilt kanserini de engelleyebilir. Güneş ışığını bloke eden kremler, güneş ışınlarını geri yansıtmak için çinko ve titanyum oksit içeren kalın beyaz kremlerdir ama bunlar UV ışınlarını az da olsa geçirir! Ancak bu ürünler yalnızca güneşe çıkmadan önce ve güneşte saat başı bolca sürülürse işe yarar. Eğer az miktarda ve günde bir defa sürülürse sizi korumaz. Güneş ışınlarına karşı kullanabileceğiniz üç tür koruyucu vardır: UV ışınlarını emen organik kimyasal maddeler içerenler, yukarıda anlatılan ışınları yansıtan maddeleri içerenler ve bu ikisinin bileşimi. Türkiye'de satılanların çoğu, hem UVB hem de daha az olmakla beraber UVA ışınlarına karşı koruma sağlamaktadır. Ancak bu iki koruma her zaman bir arada bulunmaz. Bu yüzden paketin üstünü iyice okumalısınız. UVB ışınlarına karşı korunma daha önemli olmakla beraber artık çift korumalı olan kremler daha çok tercih edilmektedir. |
Şapka takarak ensenizi ve yüzünüzü UV ışınlarından büyük oranda koruyabilirsiniz. |
Güneş kreminin paketinin üstündeki koruma faktörü (SPF) sayısı UVB ve UVA ışınlarına karşı hiç korumasız cilde kıyasla hangi seviyede koruma sağladığını göstermektedir. Bu değer, kremi sürdüğünüz zaman cildinizin gördüğü hasarın kaç defa azaldığını göstermektedir, yani sayı ne kadar yüksekse koruma da o kadar iyidir. UVA ışınlarına karşı korumanın tek başına ne kadar olduğu da yıldızlarla (*****) belirtilebilir. Yine, yıldız sayısı ne kadar yüksekse koruma o kadar iyidir. Ancak UVA ışınlarına karşı korumanın ölçüsünü tam olarak belirlemek çok zordur ve yıldızlar ancak kabaca bir fikir verir.
Güneş kremleri UV ışınlarını ciltten geri yansıtır.
GÜNEŞ KREMİNİZİ NASIL SEÇECEKSİNİZ? | |
Güneş kremi alacağınız zaman önce yüksek koruma faktörlü olmasına (soldaki sütun), sonra verebileceğiniz fiyata göre, diğer özelliklerine (sağdaki sütun) karar vermelisiniz. | |
Güneşe karşı koruma | Diğer özellikler |
|
|
CİLDİNİZE GÜNEŞİN VERDİĞİ ZARARI AZALTMAK |
|
Özellikle çocuklar güneş ışığının zararlı etkilerine karşı çok hassastırlar..
ÇOCUKLARINIZI NASIL KORUYABİLİRSİNİZ? |
|
Sonuç olarak, hayatımız boyunca alacağımız güneş ışığının yarısını 18 yaşımıza gelinceye kadar alırız -bu da cildin yaşlanması ve kanser için hazırlayıcı faktör oluşturur. Çocuğunuzu küçükken güneşten korumanın ne kadar önemli olduğu da bu şekilde ortaya çıkar, özellikle de çok küçük yaşta kazanılan alışkanlıkların kalıcı olduğu düşünülürse.
Siz örnek olarak ve çocuğunuzun güneşte fazla kalmanın tehlikeli olduğunu anlamasını sağlayarak, gelecekte akıllıca davranması için temelleri atmış olursunuz ve ciltlerinin hayatları boyunca sağlıklı kalmasını sağlarsınız.
ÖNEMLİ NOKTALAR |
|