Hipoglisemi16.01.2008 17:00:38

Yalnızca insülin, sülfonilüre ya da glitinid tabletleri kullanıyorsanız hipoglisemiye dikkat

Yalnızca insülin, sülfonilüre ya da glitinid tabletleri kullanıyorsanız hipoglisemiye dikkat etmeniz gerekir. Diyabetiniz diyetle denetim altına alınabiliyorsa ya da metformin, tiazolidindion ya da akarboz kullanıyorsanız, bu sorunla karşılaşmazsınız. Hipoglisemi kan şekerinin çok fazla düşmesi demektir ve diyabeti olmayan bir kişinin kan şekeri hiçbir zaman 60 mg/dl’nin çok altına inmez. Çünkü vücut doğal olarak bu düşmeyi hisseder ve insülin salgılamayı durdurarak ve kan şekerini yükselten glukagon gibi diğer hormonları salgılayarak bu durumu düzeltir. Ayrıca kişi açlık hissetmeye başlar ve bir şeyler yiyerek kan şekerini yükseltir.

İnsülin ya da sülfonilüre tedavisi sırasında, bu geri bildirim sistemi artık işlemez. İnsülin almaya ya da haplarla insülin üretimini uyarmaya başladıktan sonra bir daha geri dönemezsiniz ve karbonhidrat türünden bir şeyler yemedikçe kan şekeriniz düşmeye devam eder. Çoğu zaman kan şekeri düştükçe uyarı niteliğinde bir dizi belirti ortaya çıkar. Beynin normal çalışması nerdeyse tümüyle glukoza bağımlı olduğu için, hipoglisemi tehlikelidir. Kan şekeri çok düşerse, beyin daha az çalışmaya başlar ve kutuda görülen belirtilere neden olur. Kan şekeri daha da düşerse, bilinç kaybı (koma) gelişebilir.
 
HİPOGLİSEMİYİ ÖNLEME
Geçmiş yıllarda insülin tedavisi başlatılan kişinin hipoglisemide neler hissedeceğini bilmesi amacıyla, bilerek hipoglisemi reaksiyonu yaratılıyordu. Bu hoş bir şey olmadığı için, günümüzde doktorlar bu yaklaşımı pek önermiyorlar. Evde glukoz testi yapabiliyorsanız, kan şekerinizin çok düşüp düşmediğini kolayca ve hızla belirleyebilir ve gerekli önlemleri alabilirsiniz.

Diyabet hastalarının bakımında en önemli yönlerden biri hipoglisemi reaksiyonu yaşamamalarını sağlamaktır. Bunun için tedaviyi kişinin kendisiyle tartışmak ve gerekiyorsa yaşam biçimine uygun ayarlamalar yapmak, özellikle de yemek saatleri ve çalışma tarzları arasında uyum kurmak gerekir. Ancak bu her zaman kolay olmaz ve bazen çeşitli uzlaşma yolları bulunmalıdır. Sizin için ne kadar zor olursa olsun yemeklerinizi düzenli saatlerde yemek dışında pek bir seçeneğiniz olmadığını kabul etmelisiniz. Yine de, günümüzde var olan çok farklı insülin ve enjektör tipleriyle size uygun bir tedavi programına ulaşmak mümkündür.

Düzenli hipoglisemi atakları yaşıyorsanız, bunun, doktorunuza başvurarak tedavinizde ve/veya yemek düzeninizde ne gibi ayarlamalar yapılabileceği konusunu tartışmanız gerektiğini gösteren bir işaret olduğunu unutmayın.
 
HİPOGLİSEMİ: BELİRTİ LİSTESİ
• Terleme ya da soğuk terleme
• Titreme ve halsizlik
• Dudak çevresinde karıncalanma
• Açlık hissi
• Bulanık görme
• Sinirlilik, sıkıntı, öfke
• Dikkati toparlayamama
• Solukluk
• Uyku hali (önlem alınmazsa bilinç kaybı)
Bazen kan şekeri düşen kişiler garip davranır ve sarhoş oldukları sanılır. İnsülin kullanan kişilerin çoğu bu belirtilerin bir uyarı olduğunu ve elden geldiğince çabuk bir şeyler yemeleri gerektiğini bilir. Ancak belirtilerin tipi ve şiddeti kişiden kişiye çok değişir; örneğin bazı kişiler diğer belirtilerden önce açlık hissederken, diğerleri önce dudak çevresinde karıncalanma ya da titreme hissedebilir. Sizde bu belirtilerin hepsi olmasa bile, hipoglisemiden sonra baş ağrısı çok yaygın bir başka belirtidir.
 
Bazen kan şekeri düşen kişiler garip davranır ve sarhoş oldukları sanılır. İnsülin kullanan kişilerin çoğu bu belirtilerin bir uyarı olduğunu ve elden geldiğince çabuk bir şeyler yemeleri gerektiğini bilir. Ancak belirtilerin tipi ve şiddeti kişiden kişiye çok değişir; örneğin bazı kişiler diğer belirtilerden önce açlık hissederken, diğerleri önce dudak çevresinde karıncalanma ya da titreme hissedebilir. Sizde bu belirtilerin hepsi olmasa bile, hipoglisemiden sonra baş ağrısı çok yaygın bir başka belirtidir.
 
 
HİPOGLİSEMİYE YOL AÇAN NEDİR?
Kısa zamanda en çok nelere duyarlı olduğunuzu kendiniz fark edeceksiniz, ancak en yaygınları şunlardır:
 
•   Arada sırada başınıza gelebilecek bir olay, beklenenden ya da planlanandan geç yemek yemektir. İnsülin enjeksiyonunuzu yaptıysanız ve herhangi bir nedenle yemek yiyemiyorsanız, biraz karbonhidrat (bonbon ya da bisküvi) atıştırın ve bunları her zaman elinizin altında bulundurun.
 
•   Otobüse yetişmek için koşmak gibi, ani yapılan hareketler.
 
•   Çok fazla alkol almak. Karaciğeriniz çok miktarda alkolü yakmak zorunda kalırsa, aynı anda glukoz üretemez. Bu nedenle insülin, sülfonilüre ya da glitidin tedavisi görüyorsanız çok fazla içki içmemeniz tavsiye edilir. Ayrıca alkollü içkilerle birlikte daima bir şeyler yiyin.
 
HİPOGLİSEMİ TEDAVİSİ
Hafif reaksiyonların giderilmesi oldukça kolaydır -bir bardak lukoz şurubu ya da limonata içmek yeterlidir. Ancak diyet tipi içeceklerde şeker yerine yapay tatlandırıcı kullanıldığından bunların hiçbir yararı olmadığını unutmayın. Nerede olursanız olun, yanınızda daima bonbon ya da bisküvi gibi kolayca yiyebileceğiniz bir karbonhidrat bulundurun. Özellikle araba kullanacaksanız ya da ağır bir egzersiz yapacaksanız bu gibi önlemleri unutmayın. Bu konuda daha fazla bilgi için diyet ve egzersiz bölümlerine bakın.
 
AĞIR HİPOGLİSEMİDE
Çok seyrek olarak kan şekeriniz yukarıda anlatılan türden bir önlem alma olanağı vermeyecek kadar hızla düşer. İçiniz geçebilir, bayılabilirsiniz, hatta sara nöbeti bile geçirebilirsiniz. Sara nöbeti gerek sizin için, gerekse yakınlarınız için ürkütücü bir durumdur ve bir daha başınıza gelmemesi için önlem almanız gerekir. Bu durumda doktorunuza danışarak, sorunun çözülmesini sağlayın. Ağır hipoglisemi atakları geçiren kişilere birkaç şekilde yaklaşılabilir.
 
•   Bir şey yiyecek ya da içecek durumda değilseniz, ağzınıza biraz marmelat ya da reçel verilebilir ya da diş etlerinize sürülebilir. Ancak kişi nöbet geçiriyorsa bu yapılmamalıdır.
 
•   Kan şekerini yükselten glukagon adlı hormonun iğnesi vardır. Kolunuza ya da kalçanıza yapılan bir iğne kendinize gelerek bir şeyler yiyip içebilmenizi sağlayacaktır. Hipogliseminin nedeni sülfonilüre ya da glitinid tedavisiyse, glukagon kullanılmamalıdır.
 
HİPOGLİSEMİ
İnsülin ya da sülfonilüre tedavisi gören kişilerde kan şekerinin çok fazla düşmesidir.
Olası nedenler:
• Bir öğünün ya da ara öğünün geciktirilmesi ya da kaçırılması
• Alışılmışın dışında hareketlilik -örneğin bahçe işleriyle uğraşmak, yorucu ev işleri ya da spor yapmak
• Normalden az yemek yenmesine yol açan bir hastalık
Tedavi:
• Hemen glukoz içeren bir şeker ya da şekerli içecek gibi çabuk etkili bir karbonhidrat alın.
• Elden geldiğince çabuk sandviç ya da bir dilim kızarmış ekmek gibi yavaş etkili bir karbonhidrat alın.
• Mümkünse kan şekerinizi ölçün
Belirtiler sürüyorsa daha fazla şeker alın.
Bir öğün ya da ara öğün saatindeyseniz, yemeğinizi hemen yiyin.
Belirtileriniz geçmezse, doktora danışın.
 
GECE GELEN HİPOGLİSEMİ ATAKLARI
Ailenizin de sizin de uykuda hipoglisemi atağı geçirmekten hatta böyle bir atak geçirip bir daha uyanamamaktan korkmanız doğaldır. Özellikle tip 1 diyabeti olan küçük bir çocuğun annebabası için bu daha da ürkütücü bir olasılıktır.
 
Gerçekte sorun hiç de bu denli dramatik değildir. Birincisi büyük bir olasılıkla kan şekerinizin düşmesine bağlı belirtiler sizi uykudan uyandıracaktır. Terleme, huzursuzluk, sinirlilik hissedebilirsiniz. Bazen siz uyanmasanız bile, huzursuzluğunuz eşinizi uyandırabilir. Ağır bir hipoglisemi reaksiyonunu uyanmadan atlatmak da mümkün olabilir. Bu durumda vücudunuz kan şekerinizdeki düşüşe yanıt olarak çeşitli hormonları harekete geçirir ve depo edilmiş glukozun salıverilmesini sağlayarak durumu düzeltmeye çalışır. Bu tür bir reaksiyondan sonra baş ağrısı ve akşamdan kalmaya benzeyen tatsız bazı belirtilerle uyanırsınız. Bazen ters yöne doğru aşırı bir kayma olur ve kan şekeriniz çok fazla yükselebilir. Sürekli olarak sabahları bu türden tatsız belirtilerle uyanıyorsanız, birkaç gün boyunca günün ilk saatlerinde (02:00 ile 04:00 arasında) kan şekerinizi ölçerek farkında olmaksızın hipoglisemi atakları geçirip geçirmediğinizi araştırmakta yarar var. Böylece en azından kendinizi neden bu denli kötü hissettiğinizi anlarsınız ve doktorunuzla gece uyguladığınız insülin dozunun ayarlanması ya da bir başka insülin tipiyle değiştirilmesi gerekip gerekmediğini tartışabilirsiniz.
 
HİPOGLİSEMİYİ FARK ETME
Diyabetli bazı kişilerin hipoglisemi reaksiyonunu fark etmelerine olanak veren “erken uyarı sistemini” artık yitirdiklerinden yakındıklarını duymuşsunuzdur. Bu kişilerin çoğu bunu hayvan insülininden insan insülinine geçmeye bağlıyor. Sorunun bu yönünü ele almadan önce, zamanla hipogliseminin fark edilmemesine yol açan diğer nedenlere bakalım.

Uzun süredir diyabeti olan kişilerin hipoglisemik atak geçireceklerini daha güç fark ettikleri son yıllarda giderek daha iyi bilinir oldu. On beş-yirmi yıl boyunca insülin kullandıktan sonra uyarı işaretlerinin giderek daha az fark edilir hale geldiği görülüyor. Bunun nedenini tam olarak kimse bilmiyor, ancak pankreasın kan şekeri düşünce glukagon salma yetisini zamanla yitirdiği bir gerçek. Bazı kişiler belirtilerde değişme olduğunu bildirirken, bazıları da eskiye göre çok daha hızlı ortaya çıkan belirtiler için önlem almaya zamanları kalmadığını söylüyor. Ortalama kan şekeri düzeyi normalin alt sınırına yakın olan kişilerde bu daha sık görülüyor. Bazen tedavide kan şekerini biraz yükseltecek bir ayarlama yapılması, kişinin belirtileri eskisi gibi erken fark etmesini sağlamaya yeterlidir; ancak bu türden değişiklikler mutlaka doktorla ayrıntılı bir biçimde tartışılmalıdır.

İnsan kökenli insülinin hipogliseminin erken fark edilebilmesinde nasıl bir rol oynadığı konusu daha da karmaşık. Bazı kişiler karşılaştıkları güçlüklerden, hayvan insülininden insan insülinine geçişi sorumlu tutuyor, ancak doktorları bu görüşe katılmıyor. Özenle gerçekleştirilen bilimsel çalışmalarda hayvan ve insan insülini kullanan kişilerde gözlemlenen hipoglisemi belirtileri arasında ölçülebilir bir fark olmadığı görüldü. Buna karşın, bazı kişiler hayvan insüliniyle kendilerini çok daha iyi hissediyor, bu durumda bu kişilerin hayvan insülinine devam etmelerini önlemeye hiç gerek yok.
 
Kan şekerinin süreli yüksek tutulması yoluyla hipoglisemiden kaçınmak mümkün mü?
Kan şekerinin sürekli yüksek tutulması durumunda hipoglisemi önlenir, ancak bu durumda da diyabet komplikasyonları gelişme riskinde çarpıcı bir artış olur. İnsülin tedavisi gören kişilerde riskli hiperglisemi ile can sıkıcı hipoglisemi arasındaki dengeyi tutturmak çok güç olabilir, ancak günümüzde kullanıma sunulan farklı insülin tipleri ve enjeksiyon gereçleriyle bu çok daha kolaydır. Can sıkıcı hipoglisemi atakları, ardından da kan şekerinde yükselme yaşıyorsanız, belki de tedavinizin değiştirilmesi ya da ayarlanması gerekebilir, bu nedenle lütfen doktorunuza başvurun. Bu durumda insülin pompası tedavisi üzerinde durulması da yararlı olabilir
 
ÖNEMLİ NOKTALAR
  • İnsülin ya da sülfonilüre hapları kullanan hastalarda hipoglisemi görülebilir.
  • Hipoglisemiyi gösteren uyarı işaretleri kişiden kişiye değişir.
  • Hipoglisemi atağının gelmekte olduğunu fark ederseniz, önce kan testiyle bunu doğrulamaya çalışın.
  • Bu mümkün değilse bir bardak meyve suyu ya da kola (düşük kalorili olmayanlardan) gibi çabuk etkili bir karbonhidrat alın.
  • Hızla emilmedikleri için süt ve bisküvi en iyi çözüm değildir.
  • Hipoglisemi sık sık tekrarlıyorsa, doktorunuza danışın.


www.saglikpark.com
sitesinden 24.04.2024 23:02:49 tarihinde yazdırılmıştır.