|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Diyabet Tedavisi: Diyet
16.01.2008 16:58:40
Diyabet diyeti aslında zorlu ve kısıtlayıcı bir program değil, sağlıklı bir beslenme planı
Diyabetle başlıca üç şekilde baş edilebilir.
Diyet
Diyabet diyeti aslında zorlu ve kısıtlayıcı bir program değil, sağlıklı bir beslenme planı uygulamaktır. Hangi tip diyabeti olursa olsun bu herkes için geçerlidir ve bazı kişilerde tip 2 diyabet tek başına bu önlemle denetim altına alınabilmektedir. Bununla birlikte tip 1 diyabetiniz varsa, yediklerinizle insülin enjeksiyonları arasında denge kurarak, kan şekeri düzeyinizi en iyi nasıl denetim altına alabileceğinizi öğrenmelisiniz.
Diyabet hapları
Bunlar tip 2 diyabetin denetim altında tutulmasında kullanılır ve farklı tipleri vardır.
İnsülin
Tip 1 diyabeti olan herkese insülin enjeksiyonları yapılması gerekirken tip 2 diyabeti olanların yalnızca küçük bir bölümüne bu tedavi uygulanır.
SAĞLIKLI BESLENME PLANINIZ
Diyabette izlemeniz gereken diyet tipi, kesinlikle yoksunluk içinde geçirilecek bir gelecek anlamına gelmez. Bu diyette sizin için yararlı olan yiyecekleri daha fazla yemeniz, sağlığınız açısından yararlı olmayanları ise azaltmanız gerekecektir. Aslında bu, diyabeti olsun ya da olmasın uzmanların herkese önerdiği bir beslenme yaklaşımıdır; ancak diyabetiniz varsa onsuz ilaçlarınız yeterince etkili olmayacağı için, bu beslenme planı sağlığınızı daha olumlu etkileyecek ve size daha fazla yarar sağlayacaktır.
Düzenli öğünler
Unutmayın, yemek saatleriniz düzenli olursa kan şekerinizi denetim altında tutmanız kolaylaşır. İnsülin kullanıyorsanız, diyetisyeniniz ya da doktorunuz öğünlerle insülin iğneleri arasındaki uyumun önemini anlatacaktır; siz de zamanla yediklerinizle tükettiğiniz enerji arasında uyum sağlamayı öğreneceksiniz. Özellikle vardiya usulüyle çalışanlarda, başlangıçta bu zor olabilir. Doktorunuzun bazı önerileri olacaktır, ancak esas olarak üç dört saatte bir ana öğün ya da ara öğün yemeniz, ilacınızı da bu düzene göre uygulamanız gerekir.
Çalıştığınız geceler ek öğün ya da ara öğünlere gereksinim duyabilirsiniz.
Her öğünde yemeğinizdeki besin gruplarının oranı yukarıdaki gibi olmalıdır. Öğününüzün beşte ikisi tercihan bol lifli nişastalı besinlerden oluşmalıdır.
Öğününüzün beşte ikisi sebze/salata ya da meyveden oluşmalıdır.
Geriye kalan beşte biri ise, et, balık, yumurta, baklagiller ya da peynirden oluşmalıdır.
Besin grupları arasında bu oranlara ulaşmayı ve bunu sürdürmeyi başarırsanız, kan şekeriniz istenen düzeyler arasında kalacaktır.
Kilonuzu denetim altında tutma
Yeni diyabet tanısı konulan kişilere biraz kilo vermeleri önerilebilir. Yeni beslenme planınızı uygulamaya alıştığınız zaman kilonuzu korumanın kolay olduğunu göreceksiniz, ancak o zamana kadar birkaç basit kurala dikkat etmekte yarar var.
Kilo vemek istiyorsanız, vücudunuzun günlük etkinlikleri sürdürebilmek için gereksindiğinden daha az yemeniz gerektiğini unutmayın. İzleyen sayfalardaki başlıklar daha sağlıklı bir beslenme için kılavuz olarak kullanılabilir. Ailenizde herkesin “diyabet” diyetinizden yararlanmaması için bir neden yoktur, ancak aralarında bazıları kızartma ya da tatlıyı çok seviyorsa onları bu değişikliklere birden değil de, yavaş yavaş alıştırmakta yarar olabilir.
Çoğu durumda yediğiniz yemeğin tadının bildiğiniz yemeklerden pek farklı olmadığını, ancak alıştığınız besinlerin sağlığa daha yararlı olanlarını içerdiği için daha iyi bir beslenme olduğunu göreceksiniz. Sağlıklı beslenme menüsü bunu nasıl yapacağınızı, her zamanki yiyeceklerin yerine neleri geçirebileceğinizi gösteriyor. DENGELİ BİR BESLENME
Şimdiye kadar fark etmişsinizdir, sağlıklı beslenme yararlı besin çeşitlerinden yeterli bir bileşim oluşturmak, yarardan çok zarar verecek besinleri ise azaltmak anlamına gelir. Ne yiyeceğiniz konusunda kafanızda sorular varsa ya da kaygılıysanız, bir diyetisyene danışın ve size yol göstermesini talep edin. Bununla birlikte, izleyen sayfalarda göreceğiniz gibi temel ilkeleri anladıktan sonra gerisi genellikle oldukça kolaydır.
Karbonhidratlar
Bu yiyecekler vücudunuzda parçalanarak size enerji veren glukoza dönüşür. İki tipi vardır: şekerliler ve nişastalılar.
• Şekerliler: Örneğin şeker, şekerleme, bonbon, çikolata, pasta, tatlı bisküviler, puding ve gazlı içecekler. Glukoz hızla kana karıştığı ve kan şekerinizde ani bir yükselişe neden olabileceği için, bunlardan uzak durmanız gerekir. Buğday ve mısır gevreği ve içeceklerde şeker yerine sakarin, aspartam ve asesulfam gibi yapay tatlandırıcılar kullanabilirsiniz. Fırında pişirilen keklerde az miktarda şeker kullanabilirsiniz, ancak bunları ana öğünde yiyin ve içerdiği kalori miktarını gözden kaçırmayın!
• Nişastalılar: Örneğin ekmek, patates, makarna, pirinç, kahvaltılık buğday ve mısır gevrekleri ve meyve. Bunlar daha yavaş etkilidir ve iyi bir enerji kaynağıdır, dolayısıyla gün boyunca düzenli olarak yemeli ve her öğünde bunlardan biraz tüketmeye çalışmalısınız.
Karbonhidrat hesabı
Karbonhidratlar besinlerden gelen başlıca doğrudan glukoz kaynağı olduğu için, bir görüşe göre diyabetli kişilerin her öğünde ne kadar karbonhidrat tükettiklerini hesaplamaları ve insülin dozunu buna göre ayarlamaları gerekir. Dolayısıyla, uygulanacak insülin dozu belli bir öğünde tüketilen karbonhidrat miktarı fazlaysa daha fazla, azsa daha düşük olmalıdır. Bu sisteme karbonhidrat hesabı sistemi adı verilir ve özellikle birden çok insülin enjeksiyonu ya da infüzyon pompası kullanan kişilerde yararlı bir yaklaşımdır. Yaşa ve kiloya göre, 7-20 gr karbonhidrat başına 1 ünite insülin uygulanması konusunda fikir birliği vardır. Bu yaklaşım, eski karbonhidrat değişim sistemine benzemektedir, ancak diyetteki miktarda herhangi bir günlük sınırlama yapılmamaktadır. Bu yalnızca insülin dozuyla öğün büyüklüğü arasında uyum sağlamada kullanılan bir yöntemdir.
18. sayfadaki tabloda sık tüketilen bazı yiyeceklerin 15 gram karbonhidrata denk düşen miktarları görülmektedir. Bu sistem Diabetes UK örgütünün sponsorluğunda gerçekleştirilen geniş kapsamlı bir araştırma olan DAFNE (Dose Adjustment For Normal Eating, Normal Beslenmede Doz Ayarlaması) Projesi’nde test edilmiştir. Beslenmeye sınır konulmaksızın, hastalara insülin dozunu tüketilen karbonhidrat miktarına uydurmanın öğretildiği çalışmada birinci yılın sonunda kan şekeri, henüz bu eğitime katılmayan hastalara göre çok daha iyi denetim altına alınmıştır. Bu programın İngiltere’deki diğer birimlere de yaygınlaştırılması programlanıyor.
BİR BİRİM Alkol
Yağlar - kimin ihtiyacı var?
Yediğimiz yağ türü de önemlidir. Başlıca iki tip yağ vardır: doymuş ve doymamış.
• Doymuş (hayvansal) yağ: Bu tür yağlar yağlı etlerde, tam yağlı sütte, tereyağında ve domuz yağında bulunur ve dolaşım sorunlarına neden olabilir. Herkesin bu tür yağ tüketimini azaltması gerekmektedir.
• Doymamış yağlar: Bunlar doymuş yağlardan biraz daha iyidir ve iki türü vardır.
Çoklu doymamış yağlar; örneğin ayçiçeği yağı, saf bitkisel yağ, mısır yağı ve ayçiçeği margarini bu gruptandır.
Tekli doymamış yağlar; örneğin zeytinyağı, kolza çekirdeği yağı ve aspur yağı bu gruptandır. Mümkün olan her durumda doymuş ve çoklu doymamış yağlar yerine bu yağ türü kullanılmalıdır. Bütün yağların yüksek kalorili olduğunu ve gereğinden çok tüketilirse kilo almaya yol açacağını unutmayın. Lifler
Lifler (selüloz da denir) suda çözünen (yiyeceklerin emilimini yavaşlatan) ya da suda çözünmeyen (hazmedilmez ve kabızlığı önlemeye yardım eder) olarak ikiye ayrılır. Suda çözünmeyen lifler doygunluk hissi yarattığı için zayıflamak istediğiniz zaman da yararlıdır.
Beslenmenizde lif miktarını artırmak bütün yiyeceklere esmer pirinç ya da kepek eklemek anlamına gelmez, ancak günde 30 gram lif tüketmeye özen gösterin. Barsaklarınızın iyi çalışmasını sağlamanız çok önemlidir; ayrıca suda çözünenler gibi bazı lif tipleri hem kan şekeri denetimi sağlamanıza, hem de kolesterolünüzü düşük tutmanıza yardım eder. Kuru fasulye, bezelye ezmesi, mercimek çorbası ve ayrıca yulaf ezmesi, diğer tahıllar ve yulaf keki gibi yulaf ağırlıklı diğer yiyeceklerde bol miktarda suda çözünen lif vardır. Bol lifli kahvaltı gevreklerinde, kepekli ya da tahıllı ekmekte, kabuğu soyulmamış sebze ve meyvelerde, ayrıca kepekli makarna, un ve pirinçte esas olarak suda çözünmeyen lifler vardır. Proteinler
Vücudunuzun dokuları tamir edebilmesi ve çocuklarda normal büyüme için proteinler gereklidir -ancak çok fazla tüketmeniz gerekmez ve olasılıkla sandığınızdan azı yeterlidir. Günlük enerji gereksiniminizin %12-15’ini protein olarak almayı hedefleyin. Bu da tahıl kaynaklı (ekmek, kahvaltı gevrekleri, pirinç, makarna, un) ya da hayvan kaynaklı (et, balık, yumurta ve süt ürünleri) olabilir. Hayvan proteinlerinde genellikle daha fazla yağ ve kalori vardır ve karbonhidrat yoktur, dolayısıyla diyetinizi planlarken bunu da dikkate almalısınız.
Tuz
Çok fazla tuz tüketmek iyi değildir ve kan basıncının (tansiyon) yükselmesine neden olur. Yemek pişirirken az tuz kullanmaya çalışın ve sofrada yemeklere tuz eklemeyin. Yemeklere istediğiniz gibi baharat, biber ve otlar ekleyerek tadını artırabilirsiniz.
Vitamin ve mineraller
Dengeli besleniyorsanız, herhangi bir vitamin ya da mineral almanıza gerek yoktur. Bazı araştırmacılar diyabetle bağlantılı sorunların başlangıcında krom ya da selenyum gibi bazı elementlerin eksikliğinin rolü olduğunu ileri sürüyorlar. Bununla birlikte, beslenmenizde ve vücudunuzda bu elementlerin miktarını ölçme olanağı yok. Dolayısıyla, mümkün olduğunca çeşitli yiyeceklerle beslenmek ve diğer besin maddeleriyle birlikte bu elementlerden de yeterli miktarda alındığından emin olmak belki de en iyisidir.
Özel diyetler
Bazı firmalar kilo vermek isteyen kişiler için yararlı olduğunu öne sürerek, çok proteinli/az karbonhidratlı diyet pazarlıyorlar. Bu iddiaların bir ölçüde bilimsel temeli vardır, ancak diyabet hapları ya da insülin kullanıyorsanız bu türden diyetleri kullanmadan önce diyetisyen ya da doktorunuzun görüşünü almalısınız. Karbonhidrat miktarında dramatik bir azalma hipoglisemiye neden olabilir.
Bu yazı 13815 kere okundu.
|
Ne tür rahatsızlıklarınız var?
Bu anketin sonuçları anket tamamlandıktan sonra yayınlanacaktır.
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
ana sayfam yap | sık kullanılanlara ekle | iletişim | kullanım şartları | site haritası | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Bu sitede yer alan bilgi, belge ve resimler yazılı, görsel veya daha başka bir yöntemle çoğaltılamaz, tamamen ya da alıntı yapılarak kullanılamaz. |