Arama  |  Anket Sonuçları  |  Site Haritası  |

13 Punto 15 Punto 17 Punto 19 Punto
Ağrı ve ağrısız diş hekimliği
22.01.2008 15:13:50
Ağrı, insanları hem bir diş hekimine gidip kurtulmaya zorlayan hem de duyacakları rahatsızlık nedeniyle
Ağrı, insanları hem bir diş hekimine gidip kurtulmaya zorlayan hem de duyacakları rahatsızlık nedeniyle gitmekten alıkoyan bir şeydir.
 
Ağızda ağrının birçok nedeni vardır; bunlar arasında Diş Ağrısı , dişeti apsesi, ağız ülserleri, yaralanmış diş ve tam oturmayan protezler sayılabilir. Diş doktoru tüm bu ve diğer nedenlerden kaynaklanan ağrıyı tedavi etmede yardımcı olabilir. Diş tedavisinin insanları en çok korkutan iki unsuru lokal anestezi enjeksiyonu (bölgesel uyuşturucu iğnesi) ve dişin matkapla oyulmasıdır.
 
LOKAL ANESTEZİKLER
Diş doktorunun tedaviyi ağrıya yol açmadan yapabilmesi için sıklıkla bölgeyi bir iğneyle uyuşturur. İğnenin yapılmasından sonrasında hasta daha sakin duracağından diş doktorunun işi de kolaylaşacaktır. Önceden lokal anestezi yapılmadıkça, canlı bir dişte aşırı ağrıya yol açmadan kanal tedavisi yapmak mümkün değildir.

Lokal anesteziklerin çoğu kokain benzeri bir maddeden türetilmiştir ve ağızdaki bir bölgeyi duyarsızlaştırmada son derece etkilidir. Size gereken iğne sayısı ve tipi ağzınızın hangi kısmında çalışıldığına ve tedavinin türüne bağlı olarak değişir. Örneğin, bir diş doldurulacaksa sadece o dişin uyuşturulması gerekir ve bu da genellikle bir iğneyle yapılabilir. Eğer söz konusu diş çekilecekse o zaman sadece dişin değil ama çevre kemik ve dişeti dokusunun da uyuşturulması gerekir ki bu durumda genellikle iki farklı yere birer iğne yapılması gerekir. İğnenin acıtacağından korkuyorsanız doktor dişetinin üzerine 2-3 dakika süreyle uyuşturucu bir krem ya da jel sürerek iğnenin daha az rahatsız edici olmasını sağlayabilir. Bazı kişiler iğneden sonra kendilerini sersem ya da hasta gibi hissettiklerinden lokal anesteziklere karşı alerjileri olduğunu düşünür ancak bu tür alerji son derece nadirdir ve çoğu kişide bu tepkiler aşırı korkudan kaynaklanır.
 
SEDASYON (SAKİNLEŞTİRME)
Diş tedavisinden fazlasıyla korkuyorsanız sizi rahatlamak için önce bir sakinleştirici verilirse kendinizi daha rahat hissedebilirsiniz. Sakinleştiricinin etkisiyle size söylenenleri yerine getirebilir, kendinizi çok gevşemiş hisseder ve sonrasında da olayların pek azını hatırlarsınız.

Diş doktorluğunda sık kullanılan iki tür sakinleştirici vardır: inhalasyonla sedasyon (göreli analjezi olarak da bilinir) ve intravenöz sedasyon. İnhalasyonla sedasyonda (solumayla alınan sakinleştirici) azot protoksit (kahkaha gazı, nitröz oksit) ve oksijen karışımı kulanılır; bu karışım gevşeme ve sakinleşme sağlamak için bir burun maskesinden solunur. Azot protoksit aynı zamanda iyi bir ağrı kesicidir. Bu nedenle bu gazlar ağrılı girişimlerden korkanlar için çok yararlıdır. İnhalasyonla sedasyon çok güvenli ve etkilidir; etkisinden birkaç dakikada çıkılır.

İntravenöz sedasyonda (damariçine verilen sakinleştirici) sakinleştirici bir ilaç, sıklıkla midazolam, bir toplardamardan (genellikle elin sırtından) iğneyle verilir. İğneden korkanlar için bazen bu iyi bir şeçenek değildir ancak sorun daha genel bir “diş doktoru” korkusu ise oldukça yardımcıdır. Sonrasında etkisinden kurtulmak daha uzun zaman alır ve bunu gerçekleştirmek için diş doktorunun daha iyi eğitim almış olması ve daha iyi ekipmanı olması gerekir. Aslında iğne genellikle bir sorun olmaz ve intravenöz sedasyon çok güvenilirdir; uygulanan kişi o deneyimle ilgili pek az şey hatırlayacaktır. Burun maskesine gerek olmadığından, tedavi edilen kişinin işbirliğine, inhalasyonla sedasyonda olduğundan daha az gerek vardır.

Her iki sedasyon türünde de hâlâ uyuşturucuya gerek vardır, ancak normalde tedavi sırasında neler olduğunu çok az hatırlarsınız.
 
GENEL ANESTEZİ
Genel anestezi ya da “gaz” bir zamanlar diş hekimliğinde çok yaygın kullanılırdı, ancak İngiltere’de 1998 yılında Genel Diş Hekimleri Konseyi’nin tavsiyesiyle çoğu genel anesteziklerin kullanımı hastaneler veya uzmanlaşmış merkezlerle sınırlandırıldı. Genel anestezik inhale edilebileceği gibi intravenöz yoldan da verilebilir. Damariçinden verildiğinde de oksijen sağlamak ve solunumu düzgün sürdürmek için hastaya maske takılması ve “gaz” verilmesi gerekir. Gerçekte, bu durum genel anestezinin sıradan dişçi muayenehanelerinde uygulanmasını olanaksız kılıyor, diş doktorunun, bir anestezistten yardım almasını ve hastanelerdeki olanaklara sahip olmasını gerektiriyor. Günümüzde genel anestezi yaşı çok küçük ya da öğrenme güçlüğü olan hastaları tedavide ya da büyük bir ameliyatın gerekli olduğu durumlarda son çare olarak görülüyor. Diş tedavisi konusunda kaygısı ya da korkusu olan kişilerin çoğunda sedasyon veya hipnozla daha iyi sonuç alınır.
 
HİPNOZ
Hipnoz ya da hipnoterapinin aşırı korku ve kaygının tedavisindeki etkililiği uzun yıllardan beri biliniyor. Hipnoz konusunda uzmanlaşmış uygulayıcılar çok değişik kişilerin korku ve kaygısıyla yapıcı bir biçimde başa çıkmasına yardımcı olabilir. Bu teknik diş tedavisinin iğne ya da diş oyma gibi belli yönleri konusunda korku ya da kaygı duyan kişiler için özellikle yararlı olabilir. Üstünlüklerinden biri herhangi bir ilaca gerek olmaması ve sonrasında toparlanmak için zaman gerekmemesidir. Hipnoz altındayken istemediğiniz herhangi bir şeyin size yaptırılamayacağını belirtmekte yarar var!
 
ÖNEMLİ NOKTALAR
  • Lokal bir anestezik diş doktorunun güvenli bir şekilde ve hastaya ağrı vermeden işini yapmasına olanak verir.
  • Dişçilikte insanları en çok korkutan iki unsur uyuşturucu iğne ve dişin oyulması işlemidir.
  • Aşırı derece kaygılı bir hastaya önce yatıştırıcı verilirse, kendini daha iyi hissedebilir
  • Genel anestezi ya da “gaz” günümüzde sadece hastanelerde ve uzmanlaşmış merkezlerde uygulanır.
  • Hipnoterapi çok sayıda kişiye kaygıyla baş etmede yardımcı olur.

  

Bu yazı 4536 kere okundu.

Yorum Ekle Arkadaşına Gönder Çıktı Al Yukarı
Ne tür rahatsızlıklarınız var?
Bu anketin sonuçları anket tamamlandıktan sonra yayınlanacaktır.

ana sayfam yap | sık kullanılanlara ekle | iletişim | kullanım şartları | site haritası
Bu sitede yer alan bilgi, belge ve resimler yazılı, görsel veya daha başka bir yöntemle çoğaltılamaz, tamamen ya da alıntı yapılarak kullanılamaz.