Arama  |  Anket Sonuçları  |  Site Haritası  |

13 Punto 15 Punto 17 Punto 19 Punto
Osteoporoz nasıl gelişir?
22.01.2008 13:20:05
Normal kemik iki bölümden oluşur: kompakt (sert, yoğun) kemik kılıfı ve spongiyöz (süngersi) kemik
NORMAL KEMİĞİN YAPISI
Normal kemik iki bölümden oluşur: kompakt (sert, yoğun) kemik kılıfı ve spongiyöz (süngersi) kemik. Sert kemik kılıfı içindeki kemik katmanlarını ya da sütunlarını (süngersi kemik) çevreler. Süngersi kemiğin içinde ilik yer alır. Sert kemiğin dış kılıfının kalınlığı iskelette bulunduğu bölgeye göre değişir; örneğin kafatasında, kol kemiklerinde ve bacak kemiklerindeki kalınlığı, omurlara göre çok daha fazladır. İskeletin dayanıklılığının çoğu kompakt kemikten gelse de, süngersi kemiğin katkısı da büyüktür. Kemik esas olarak kolajen adı verilen protein ve kalsiyum içeren kemik mineralinden oluşur.

Kemik, dayanıklılığını koruyabilmesi için sürekli yenilenmesi gereken canlı bir dokudur. Sürekli olarak eski kemik parçalanır ve yerini daha güçlü yeni kemik alır. Kemiğin yüzeyinde gerçekleşen ve kemikte yeniden yapılanma (remodelling) adı verilen bu süreç olmasaydı, henüz çok genç yaşlarda iskeletimiz yorgunluk hasarına maruz kalmaya başlardı. Kemikte iki ana hücre tipi vardır: kemiği parçalayan osteoklastlar ve yeni kemik oluşturan osteoblastlar. Kemik iliğinde bu hücrelerin her ikisi de üretilir.

Yaşlandıkça osteoklastlarımız daha çok, osteoblastlarımız daha az çalışır; böylece yok olan kemik miktarı, yeni oluşandan daha fazla olur. 

Enine ve boyuna kemik (femur) kesitleri.
 
Tipik bir omurun (vertebranın) en ve boy kesitleri.
 
OSTEOPOROZDA KEMİK DEĞİŞİKLİKLERİ
Osteoporozda hem kompakt hem de süngersi kemiğin miktarı azalır. Dıştaki kompakt kemik kılıfının incelmesi kemiğin dayanıklılığını büyük ölçüde azaltarak kırık riskini artırır. Süngersi kemikteki kemik kaybıyla birlikte, kalın sütun ve tabakalar incelir ve yapının sürekliliği bozulur. Bu değişiklikler, kemiği çevreleyen sert kılıfın incelmesi sonucunda kemiklerin zayıflamasını daha da artırır.

İskeletin önden görünüşü.
 
İskeletin yandan görünüşü.
 
YAŞAM BOYUNCA KEMİK KÜTLESİNDEKİ DEĞİŞİKLİKLER
 
Doruk kemik kütlesi
Çocukluk ve ergenlikte kemikler yalnızca büyümekle kalmaz, aynı zamanda daha da sertleşir. Yaklaşık 25 yaşına ulaşıldığında iskeletteki kemik miktarı en yüksek düzeye çıkar; buna doruk kemik kütlesi adı verilir. Doruk kemik kütlesi kişiden kişiye büyük değişkenlik gösterebilir ve genelde erkeklerde kadınlara göre daha yüksektir. Bekleneceği gibi, iri yapılı kişilerdeki kemik kütlesi de, ufak tefek ve zayıf kişilere göre daha yüksektir.

Doruk kemik kütlesi, kişinin daha sonraki yıllarda osteoporoza yatkınlığını belirleyen önemli etmenlerden birisidir. Doruk kemik kütlesi düşük olduğunda, az miktarda kemik yitimi bile kırığa neden olabilirken, doruk kemik kütlesi yüksek olduğunda, kişi osteoporozdan korunur. Doruk kemik kütlesini belirleyen etmenler tam olarak anlaşılamamış olsa da, güçlü bir genetik etki vardır ve kalsiyum alımı ile bedensel hareketliliğin de önemli olduğuna inanılıyor. Ayrıca cinsiyet hormonları da kemik kütlesini etkileyebilir. Örneğin anoreksiya nervosa adı verilen hastalığın ya da başka hastalıkların yol açtığı amenore (âdet kanamalarının kesilmesi) doruk kemik kütlesini azaltır; öte yandan, oral kontraseptif kullanımının doruk kemik kütlesini artırabileceğine ilişkin bulgular vardır.
 
Yaşla bağlantılı kemik kaybı
Hem erkeklerde hem de kadınlarda yaşla bağlantılı kemik kaybı yaklaşık 40 yaşlarında başlar ve devam eder. Kadınlarda tüm yaşam boyunca kompakt kemiğin yaklaşık %35’i ve süngersi kemiğin %50’si yitirilirken, erkeklerdeki kayıp bunun yaklaşık üçte ikisidir. Kadınların erkeklere göre daha fazla kemik yitimine uğramalarının nedeni, menopoz sırasında birkaç yıllık bir süre boyunca kemik kayıp hızının artmasıdır. Kadınlarda kemik kütlesinin başlangıçta daha az olması, menopoz sırasında kayıp miktarının artması ve erkeklere göre daha uzun yaşamaları yüzünden kadınlarda osteoporoz riski daha yüksektir. Gerçekten de 80 yaşındaki kadınların neredeyse tümünde kemik kütlesi öylesine azalır ki, eğer düşerlerse, bir yerlerini kırmaları olasıdır. Yaşla ilişkili kemik kaybının nedenleri tam olarak anlaşılamamıştır, ancak kadınlardaki kemik kaybının başlıca sorumlusunun östrojen yetersizliği olduğu biliniyor.

Pek çok kişide, yaşla bağlantılı kemik kaybı ileri yaşlarda osteoporoza neden olmaya yetecek düzeydedir. Ancak bazı durumlarda başka etmenler kemik kaybını normal olarak yaşlanma sırasında oluşacak kaybın çok ötesinde artırır. Bir sonraki bölümde bu etmenler ele alınacaktır.
 
ÖNEMLİ NOKTALAR
  • Kemik esas olarak protein ve kemik mineralinden oluşur; kemik minerali kalsiyum içerir
  • Çocukluk ve ergenlikte iskeletteki kemik miktarı artar ve 20’li yaşlarda en yüksek düzeye ulaşır
  • Yaklaşık 40 yaşından sonra iskeletteki kemik miktarı hem kadınlarda hem de erkeklerde azalmaya başlar; kemik kaybı yaşam boyunca devam eder
  • Osteoporoz gelişme riski, kişinin genç bir erişkinken sahip olduğu kemik miktarına ve daha sonraki kemik kayıp hızına bağlıdır

  

Bu yazı 9417 kere okundu.

Yorum Ekle Arkadaşına Gönder Çıktı Al Yukarı
Ne tür rahatsızlıklarınız var?
Bu anketin sonuçları anket tamamlandıktan sonra yayınlanacaktır.

ana sayfam yap | sık kullanılanlara ekle | iletişim | kullanım şartları | site haritası
Bu sitede yer alan bilgi, belge ve resimler yazılı, görsel veya daha başka bir yöntemle çoğaltılamaz, tamamen ya da alıntı yapılarak kullanılamaz.