Arama  |  Anket Sonuçları  |  Site Haritası  |

13 Punto 15 Punto 17 Punto 19 Punto
Terapi diyetleri
08.12.2008 00:15:36
Bütün tıp sistemlerinde diyet bir şekilde kullanılır. Modern tıp doktorları hem aşırı şişman hem de aşırı zayıf hastalarının sağlığından olduğu kadar modern beslenme alışkanlıklarının kalitesinden ve türünden de endişe duyarlar.

Bütün tıp sistemlerinde diyet bir şekilde kullanılır. Modern tıp doktorları hem aşırı şişman hem de aşırı zayıf hastalarının sağlığından olduğu kadar modern beslenme alışkanlıklarının kalitesinden ve türünden de endişe duyarlar. Bazı diyetler ise tamamlayıcı tıp yaklaşımının bir parçasıdır.

TEDAVİNİN PARÇASI OLARAK DİYET

Geleneksel Çin yaklaşımını benimsemiş bir doktor, hastasına yalnızca akupunktur yaptırmasını ve çeşitli şifalı bitkileri kullanmasını reçete etmekle kalmaz, her hastanın kişisel gereksinimlerine göre tasarlanmış özel bir diyet programı da hazırlayabilir. Aralarında natüropatinin de bulunduğu diğer tamamlayıcı terapiler daha belirli bir tedavi programına başlamadan önce hastayı "toksinlerden" arındırmak için oruç tutmasını isteyebilir.

HASTALIĞA ÖZGÜ PERHİZLER

Arterit tedavisinde diyetler yaygın olarak kullanılır - örneğin, domates veya turunçgiller gibi "asitli" yiyeceklerden kaçınmak ya da elma sirkesi gibi belirli gıdaları tüketmek. Soğuk algınlığı veya diğer üst solunum yolları sorunları yaşayan insanlara, balgam salgılamasını azaltmak için genellikle içinde sütün bulunmadığı diyetler verilir.

GIDADAN KAÇINMA DİYETLERİ

Bu diyetler belirli hastalıkların tedavisinde uygulanır. Çocuklarda görülen mantar veya bağırsak problemleri bazen hastalara özgü hazırlanan bir diyetle tedavi edilebilir. Hastanın belirli gıdalardan kaçındığı diyetler konusunda pek çok fikir ayrılığı vardır ve tıbbi yeterliğe sahip modern alerji doktorlarıyla TAT uzmanları arasında çatışmalara yol açmaktadır.

ALERJİ VE TAHAMMÜLSÜZLÜK

Gıda alerjisi, gıdalara karşı geliştirilen ve hiç hoş olamayan bir tepkidir. Örneğin, bir kişinin karidese ya da yerfıstığına karşı alerjisi varsa bunları yedikten çok kısa bir süre sonra (genelde bir, iki dakika) aniden alerjik tepki verir. Bu tepki yüzde veya boğazda kabarmalara ve bazen akut astıma yol açar. Genelde bu tepkiler 20 ila 30 dakika içinde geçer ve antihistaminikler gibi alerji tedavisinde kullanılan ilaçlarla tedavi edilebilir. Ancak bazen hastanın anafilaktik şoka girmesine ve hayati tehlikeye neden olabilir. Anafilaksis durumunda boğaz ve nefes borusu o kadar şişer ki kısa bir süre için kapanır. Bu durum adrenalin iğnesiyle tedavi edilebilir.

Gıda alerjisi, kan ve deri testleriyle genelde kolayca teşhis edilebilir. Kabahatli gıdaların hangileri olduğu belirlendikten sonra hastanın bunlardan hayatı boyunca uzak durması gerekir. Eğer gerçekten gıda alerjiniz varsa modern tıp doktoru bir alerji uzmanının tavsiyelerini dinlemeli ve bilmeden içinde alerjik olduğunuz gıda bulunan bir şey yemeniz ihtimaline karşı yanınızda her zaman bir adrenalin iğnesi taşımalısınız.

Gıdaya tahammülsüzlük alerjiden daha farklı mekanizmalarla çalışır ancak bu mekanizmalar henüz kesin olarak tanımlanamamıştır. Tıbbi bir bakış açısından, uzun süre gıdadan uzak durulmasıyla çeşitli sorunlar düzelecektir. Bu sorunlar arasında migren, arterit, çocuklarda hiperaktif veya uygunsuz davranışlar, çocuk mantarı, kolit ve Crohn hastalığı gibi bağırsak problemleri sayılabilir. Bu sorunların hepsinin beslenmeyle bir ilgisi olduğu saptanmıştır. Belirli hastalıklara karşı yenilebilecek belirli gıdalar yoktur - herkes hastalığına çare olması için kendine özgü bir diyet uygulamalıdır.

Gıdaya tahammülsüzlüğün mekanizmaları tam olarak bilinememekle beraber bu sorunları taşıyan insanların tahammül edemedikleri gıdaya karşı "bağımlı" oldukları açıktır. Örneğin mantarlı bir çocuk en fazla süt, yoğurt ve peynir yiyor ve mantarına yol açan veya hastalığını azdıran da bu yedikleri olabilir. Gıda bağımlılığı genelde gıda tahammülsüzlüğüyle yan yana ilerler.

Gıdaya tahammülsüzlük maske takar. Yani, hasta gıdadan genelde üç veya dört hafta kadar kaçınmadıkça belirtilerinde bir iyileşme görülmez. Gıda tahammülsüzlüğü konusunda kayıtların iyi tutulmasına ve "kabahatli" gıdalardan kaçınmanın yararını kanıtlayan araştırmalara rağmen gıdaya tahammülsüzlüğü teşhis etmenin güvenilir bir yolu bulunmamaktadır.

  • Hastaları, içinde gıda alerjisi ve ya tahammülsüzlüğünü tetikleyebilecek gıdaların yer almadığı diyetlere sokmak en güvenilir teşhis yöntemidir ancak zaman alır. Örneğin meyve, et ve yalnızca bir-iki sebzeden oluşan "taş devri" diyeti genellikle üç-dört hafta içinde belirtilerin ortadan kalkmasını sağlar. Ardından diğer gıdaların çok yavaş bir şekilde katılması gerekir ve hangi gıdalara karşı tahammülsüz olduğunun anlaşılması için kişinin gösterdiği akut tepkiler bir veya iki ay boyunca yakından takip edilir.
  • Her kişi için "güvenli" ve "tehlikeli" gıdaları saptamak için çok sayıda modern yöntem vardır. Bazılarında gıdalardan alınan küçük parçalar akyuvar ve alyuvarlarla beraber bir test tüpüne konur ve kan hücrelerinin tepki si mikroskopla takip edilir. Bu testlerin hiçbiri tam olarak güvenilir değildir ve hiçbiri bilim sel olarak doğrulanmamıştır. Ancak hem uzmanlar, hem de hastalar daha sağlıklı testler geliştirilinceye kadar bu testlerden bazılarını, hangi gıdalara karşı tahammülsüz olunduğunun göstergesi olarak kullanmaktadırlar.

DİYETLER YARARLI OLMAKTA MIDIR?

"Sağlıksız" yiyecekleri daha az tüketmenin hem yetişkinlere hem de çocuklara yararı mutlaka dokunur. Ayrıca, bazı durumlarda belirli gıdaların alınmadığı diyetlerin de yararlı olduğu görülmüştür.

Çocuklarda görülen davranış sorunlarına karşı diyet uygulanması, tıp dünyasında son 45 yıldır tartışılmaktadır ve diyetler bu sorunlarla başa çıkmanın tek yolu olmasa da çocukların büyük kısmında işe yaramaları dikkat çekicidir. Bağırsak iltihabı yaşayan insanlar, onları rahatsız eden yiyeceklerden sakınırsa daha az krize girerler.

Tıp uzmanları gıda tahammülsüzlüğünün bazı hastalıklar üzerinde etkili olduğunu bilse de hastalarını tedavi ederken hangi ilkeleri nasıl uygulayacakları konusunda anlaşamamaktadırlar. Bunun nedeni kısmen beslenme alışkanlıklarındaki değişikliklerin nasıl yararlı olduğu yolunda kesin bir açıklama olmaması ve kısmen de gıda tahammülsüzlüğünün "maskesini" düşürmek için yapılan testlerin modern ve güvenilir olmamasıdır.

TEDAVİ NELERİ KAPSAR?

Bir kitapta okuduğunuz uzun vadeli diyete başlamadan önce doktorunuza, bu konuda uzman bir kişiye veya diyetisyene danışmalısınız. Diyetiniz hakkında yaptığınız danışmada kısmen gıda tahammülsüzlüğünüzü ortaya çıkarmak için uygulanan yöntem tartışılacaktır. Bu yöntem, esas olarak belirli gıdalardan sakınmaya ve yiyecekleri diyete yeniden katmaya yönelikse çok sayıda danışma toplantısı yapmanız gerekecektir ve oldukça uzun zaman alacaktır. Eğer modern olmayan teşhis yöntemlerinden biri uygulanmışsa teşhis süreci oldukça kısa sürebilir ve sizden yalnızca dört ila altı hafta süresince belirli bir diyet uygulamanız ve daha sonra gösterdiğiniz belirtileri yeniden danışmanız istenecektir.

Bir veya iki ayda bir, doktorunuza görünmeden uzun vadeli bir diyete asla girmemelisiniz. Diyetler her zaman tedavinizin bir parçası olarak kabul edilmelidir ve uygun şekilde beslenerek bünyenizi desteklemeniz önemlidir. Bu sayede uzun vadede rahatsızlığınızı kontrol altında tutmak için uyguladığınız diyet yüzünden bir iki yıl sonra vitamin veya mineral eksikliği yaşamazsınız.

BAZI GIDALARDAN SAKINMAK GÜVENLİ MİDİR?

Genel olarak, sorumluluk sahibi kişilerce uygulandığı zaman diyet, hastalıkların tedavisinde güvenle kullanılabilir. Bu tür diyetler aynı zamanda, yediğiniz gıdalarla kendi hastalığınızı kontrol edebildiğiniz için, kişiyi çok güçlü kılar.

Ancak, beslenmenin kısıtlandığı diyetleri uygulamak uzun vadede iki büyük soruna yol açar. İlki, beslenme bozukluğuna yakalanmaktır - bu, diyetin ardından da doktor kontrolünde kalarak ve beslenmeyle ilgili sağlıklı tavsiyelere uyularak aşılabilir.

İkincisi, uzun vadeli diyetler psikolojik sorunlara yol açabilir ve hatta daha büyük bir beslenme bozukluğunu tetikleyebilir. Örneğin, takıntılı bir genç kadına uzun vadede sütten veya undan sakınmasını söylemek kadında zaten var olan beslenme bozukluğunu geliştirme eğilimini ortaya çıkarabilir. Bu yüzden, diyetlerin sorumlu ve bilinçli bir şekilde uygulanması gereklidir.

ÖNEMLİ NOKTALAR
  • Belirli gıdalardan kaçınılan diyetlerin baş ağrısı ve bağırsak problemleri gibi bazı kronik şikayetlere karşı yararlı olabileceği yolunda kanıtlar bulunmaktadır.
  • Gıdaya tahammülsüzlük konusunda güvenilir bir test yoktur.
  • Gıda alerjisi ve tahammülsüzlüğü normal gıdalara verilen farklı tepkileri ifade eder.
  • Gıdalardan kaçınılan diyetler doğru bir şekilde takip edilirse ve gerektiğinde vitamin ve mineral desteği alınırsa güvenlidir.

  

Bu yazı 3325 kere okundu.

Yorum Ekle Arkadaşına Gönder Çıktı Al Yukarı
Ne tür rahatsızlıklarınız var?
Bu anketin sonuçları anket tamamlandıktan sonra yayınlanacaktır.

ana sayfam yap | sık kullanılanlara ekle | iletişim | kullanım şartları | site haritası
Bu sitede yer alan bilgi, belge ve resimler yazılı, görsel veya daha başka bir yöntemle çoğaltılamaz, tamamen ya da alıntı yapılarak kullanılamaz.